Etkinlikler

İdlib'teki kimyasal saldırı Akhisar'da kınandı



Akhisar'da sivil toplum kuruluşları, Suriye'nin İdlib kentindeki kimyasal silah saldırısını kınadı.

Memur-Sen Akhisar Temsilciliği,Özgür-Der Akhisar Temsilciliği, Akhisar İmam Hatip Mezunları Derneği, Ensar Vakfı Akhisar Şubesi, Akhisar İlim ve Yayma Cemiyeti Suriye'nin İdlib kentindeki kimyasal silah saldırısını kınadı.

Sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar Cuma namazı sonrası Yeni Gülruh Camii önünde bir araya gelerek Suriye'de rejime ait savaş uçaklarının İdlib'te düzenlediği ve 100'ün üzerinde sivilin ölümüne sebep olan kimyasal silah saldırısını protesto etti.

Basın açıklamasını Memur-Sen Akhisar Temsilcisi Süleyman Erdem yaptı.

Süleyman Erdem yaptığı basın açıklamasında şunlara yer verdi, “Suriye’nin katili Esed ve küresel emperyalizmdir! Yine Suriye, Yine katliam, Yine ölümün kucağındaki bebek ve çocuklar… Ortadoğu’nun yeni vahşet üçlüsü: Esed, Putin, Hamaney… Ölüm kusmaya devam edecekler biz sustukça! Ya haykırıp ses vereceğiz ya da onursuzca çocukların katlini seyredeceğiz.

Biz ses vermek için buradayız. Putin’e, “Elini Ortadoğu’dan çek!” İran’a “Esed’i desteklemekten vazgeç!” uyarısını yapmak için buradayız. “Esed gitmeli zulüm bitmeli” iradesini ortaya koymak için bu alandayız.

Değerli kardeşlerim,

4 Nisan’da İdlib’de Esed canisinin ölüm makineleri tarafından kimyasal silahlarla çoğu çocuk 150’nin üzerinde insan katledildi.

İdlib ne ilktir; engellemezsek ne de son olacak. Hama’da, Halepçe’de, Halep’te yaptıklarını İdlib’de tekrar ettiler. İnsanlık, Baas rejiminin vahşetini boş gözlerle izledikçe, İran, Rusya ve Esed soykırımı da aşan vahşetlerine devam ediyor. Vahşetin üç atlısı, üç maymunu oynayan uluslararası toplumdan güç alarak vahşet galerisini büyütüyorlar. Esed’in yaşaması için kardelenleri kanla suluyorlar. Barış ve huzur güvercinlerini kanatlarından vuruyorlar.

Susmayacağız. Susarsak kalbimiz kurusun!

“RUSYANIN VETOSU, BM’NİN DEFOSU”

Başta Rusya ve İran olmak üzere rejimi destekleyen bütün unsurlar, son kimyasal katliamdan da, öncekilerden de Suriye rejimi kadar sorumludur.

Rusya, rejimin Doğu Guta’da gerçekleştirdiği kimyasal katliamdaki tavrını bugün de yineliyor. Esed’i ve rejimini temize çıkarmanın peşinde koşuyor. Güvenlik Konseyi’ne sunulacak tasarıyı veto edeceğini ilan ediyor. Rusya’nın ve Çin’in vetosu; ölümü seyretmekten ve ölü saymaktan başka bir işe yaramayan BM’nin defosudur. İnsanlık, vahşete karşı birleşip hem Rusya’yı ve İran’ı hem de Esed’i veto etmelidir.

İran, Hama katliamında Hafız Esed’e verdiği desteği bugün de zulüm varisi Beşşar Esed’e vermektedir. İran, mazlum ümmetin Selahaddin’i olabilecekken, Brutus’u olmayı tercih etmiştir.

Suriye, emperyalizmin kapitalist ortaklarının yeni paylaşım sözleşmesini yazacakları ve imzalayacakları kanlı masasıdır. En çok kan akıtanın en çok payı aldığı bir kanlı sofradır. Kirli dünya düzeni, kendi hesaplaşmasını masumlar ve mazlumlar üzerinden yürütüyor.

“SURİYE’NİN KATİLİ SADECE ESED DEĞİL ULUSAL ÇIKAR PUTU VE KÜRESEL EMPERYALİZMDİR”

Ulusal çıkar putu ve küresel emperyalizm, katliamın teorik zeminidir. Rusya, emperyal hesapları; İran Şii asabiyesine giydirilmiş Fars milliyetçiliği, ABD kapitalist tezgahını koruma önceliği adına vahşetin ortağı oluyor. İdlib’de kimin ve kaç insanın öldüğü umurlarında değil.

Kimyasal hassasiyet ise koca bir kandırmacadan ibaret. Batının kimyasal tepkisi, 600 bin ölümü sıradanlaştıran şeytani kurnazlıktır.

Bizim için ölümlerin konvansiyonel veya kimyasal olması arasında fark yoktur. Bizim için aslolan “Bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmektir” bakışıyla zulme direnmek, zalimi tarihin çöplüğüne göndermektir.

Biz, İdlib’e, Halep’e, Şam’a, Deraa’ya özgürlük ve adalet gelinceye kadar sözümüzü söyleyecek, sesimizi yükselteceğiz. “Bu haksız savaş, bu zulüm anaforu sona ersin; Baas rejimi bitsin, Esed canisi gitsin!” demeye devam edeceğiz. 

“SURİYE HALKI SADECE REJİME DEĞİL, GÖNÜLLÜ ŞEBBİHALARIN ALGI OPERASYONLARINA DA DİRENİYOR”

Suriye’nin onurlu halkı, kadınları ve çocuklarıyla sadece Esed’e, Rusya’ya ve İran’a karşı değil Hizbullah, PYD, DAİŞ’e karşı da mücadele ediyor. Bunlarla da sınırlı değil, ABD’nin vahşet diplomasisine, İngiltere’nin ve AB’nin menfaatperestliğine karşı da direniyorlar.

Gönüllü Şebbiha çetelerinin algı operasyonlarıyla da başa çıkmaya çalışıyorlar. Türkiye’de, gönüllü Şebbiha çetelerinin Esed’i temize çıkarmaya yönelik saptırma, çarpıtma ve algı operasyonlarına her gün şahitlik ediyoruz. Onlar çocukları yaşatmanın, insanlığın sesi olmanın değil, Esed’i çöküşten, Baas’ı yok oluştan kurtarmanın derdinde ve peşindeler.

Suriye halkı, vahşet karşısında ölü numarası yapan BM’nin ihanetine, insan hakları örgütlerinin sağırlığına ve dilsizliğine, ümmet sorumluluğunu taşımayan bölge ülkelerinin körlüğüne karşı da mücadele ediyor.

İdlib’te sinir gazıyla katledilen insanlara engel olmayanlar, kendi ülkelerinin sınır inşa ettikleri duvarlar, hendekler ve tel örgülerle mazlumların hayata tutunmasına da engel oluyorlar.

Batı, duvarların, hendeklerin ve tel örgülerin arkasına sığınadursun, Aylan bebeklerin, Ümran çocukların ve nice isimsiz mazlumun ölümlerine eşlik eden çığlıklar sınır ve engel tanımıyor. O çığlıklar batının kara tarihine yeni bir vicdansızlık senfonisi olarak kaydedilecektir.

“BM İNSANLIĞIN NUH’UN GEMİSİ OLMAYI DEĞİL, İNSANLIĞA KARŞI BİR TRUVA ATI OLMAYI TERCİH ETMEKTEDİR”

Biz acımızı, yasımızı ve isyanımızı BM’ye haykırmayacağız. Batı’nın insan hakları diye pazarladığı bildirgelerden medet ummayacağız. Çünkü onlar sadece “bildiriyorlar”, zulüm kendilerine dokunmadıkça insan hakları için kıllarını bile kıpırdatmıyorlar. Son üç yılda Suriye’de gerçekleştirilen 162 kimyasal saldırı karşısında BM’nin sessiz kalmasının, sahaya çıkmamasının nedeni budur.

BM, İslam dünyasında kurulan sistematik kan tezgâhının hem sorumlusu hem de sürdürücüsüdür. Küresel vesayetin kurucu iradesi BM, taşıyıcı unsuru Güvenlik Konseyi’dir.

Filistin’e, Bosna’ya, Arakan’a göz kapatan vetolar bugün Suriye için sahaya sürülüyor. Güvenlik Konsey’i, insanlığın güvenliği için değil, kapitalizmin ve emperyalizmin güvencesi için varlığını sürdürüyor.

BM’nin varlık nedeni olan tüm ilkeler, vetoya dayalı vesayet sistemi nedeniyle, bizzat BM’nin gözetiminde ve korumasında çiğneniyor. BM bu sistemle, insanlık için Nuh’un gemisi olmayı değil, insanlığa karşı bir Truva atı olmayı tercih ediyor. Bu nedenle “Dünya 5’ten büyüktür!” iradesi, insani trajedilerle her geçen gün daha çok sarsılan insanlığın geleceği için umuttur.

Bizler Büyük Memur-Sen ailesi olarak, katil Esed rejimini, katile ortaklık yapan Rusya ve İran’ı, DAİŞ’le mücadele adı altında Suriye halkını katleden ABD’yi, dilsiz şeytanlığı tescillenmiş uluslararası toplumu ve BM’yi, kendisini Esed ve ortaklarının zulümlerini örtmeye adamış gönüllü şebbihaları kınıyor, lanetliyoruz.

Ancak sadece kınamakla kalmayacağımızı hatırlatmak istiyoruz. Memur-Sen olarak, çağın vicdanı olma sorumluluğunu omuzlarımızda taşımanın bilinciyle, yaptığımız yardımlar, eylemler, programlar ve dualarla Suriye halkını destekledik, desteklemeye devam edeceğiz.

BM’nin yapısının değişmesi için her platformda “Dünya 5’ten büyüktür!” iradesini savunduk, savunacağız.

Bugüne kadar yaptığımız gibi yine zulümleri ifşa etmeyi, zalimlerle hesaplaşmayı sürdüreceğiz.

“Esad gitmeli, zulüm bitmeli!” demekten vazgeçmeyeceğiz.

Suriye halkı özgürleşene kadar “Rusya ve İran, Suriye’den defol!” diye haykırmayı bırakmayacağız.

Değerli kardeşlerim,

Karşı karşıya olduğumuz, emperyalizmin bildik tablosudur.

Bu katilleri ilk defa Suriye’de görmüyoruz. Biz bunları Haçlı seferlerindeki vahşiliklerinden tanıyoruz.

Biz bunları katliam ve yıkımlarla katlettikleri Endülüs’ten tanıyoruz.

Biz bunları Amerika’da yerli halkı soykırımla yok edişlerinden biliyoruz.

Milyonlarca Afrikalıyı köleleştirmelerinden, katletmelerinden biliyoruz.

Hiroşima’dan, Nagazaki’den, Çeçenistan’dan, Doğu Türkistan’dan, Kırım’dan, Vietnam’dan, Afganistan’dan, Filistin’den, Irak’tan, Ruanda’dan, Libya’dan, Cezayir’den biliyoruz.

Sadece zalimi tanımakla kalmıyoruz, zulümle nasıl başa çıkılır, onu da biliyoruz. Selahaddin Eyyubilerden, Nureddin Zengilerden, Kılıçarslanlardan, Ömer Muhtarlardan, Şeyh Şamillerden, Çerkez Ethemlerden, Sütçü İmamlardan biliyoruz. Evet, Çanakkalelerden biliyoruz.

Değerli kardeşlerim,

Eğer Çanakkale geçilmez iradesini Suriye’ye taşıyamazsak daha uzun zaman çocuk tabutları taşımak zorunda kalacağız.

BM’den, AB’den, NATO’dan himmet beklemenin, kendi ellerimizle başımızı giyotine sokmaktan farksız olduğunu biliyoruz. O halde, Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Arabıyla bir araya gelip; nasıl ki Çanakkale’de destan yazdıysak, nasıl ki 15 Temmuz’da işgal girişimini çöpe attıysak, coğrafyamızın ve insanlığın kanayan yaralarını da aynı ruhla saracağız.

İşte o zaman çocuk tabutları değil, umut taşıyacağız dünyaya. İşte o zaman bu tabutların içinde çocuk bedenleri değil, uluslararası dünyanın kirli tezgahları, BM’nin suskunluğu, AB’nin tel örgüleri, emperyalizmin paylaşım planları, mezhep asabiyeleri, ulusal çıkar putları, Şebbiha medyasının algı operasyonları ve ümmetin sessizliği olacak.

O halde biliyor ve haykırıyoruz ki; ancak bir olursak, biz olursak başaracağız.

Özümüze döner, Allah’ın ipine topluca sarılırsak kazanacağız.

Bu vesileyle, bir kez daha İdlib’deki kimyasal katliamı ve sorumlularını lanetliyoruz. Bu saldırıda yaşamını yitirenlere Rahmandan rahmet, yaralananlara Rabbimiz’den acil şifa diliyoruz. Ümmetimizin başı sağolsun” dedi.

Basın açıklaması ardından Akhisar İlçe Müftüsü Yusuf Eviş’in duası ile protesto son buldu.

 

 

 

 

Share
  Tweet
Etkinlikler
Ramazan Ayı Bize Neler Hatırlatıyor?

Ramazan Ayı Bize Neler Hatırlatıyor?



AKMER-Aksa İlim ve Davet Merkezi kurucusu Hamza Er Ramazan Ayı münasebetiyle Ramazan Ayının bize neler hatırlattığına değiniyor.

"Lokman Suresi Işığında Müslüman Şahsiyet"



Hamza Er, AKMER'in aylık söyleşilerinin altıncısında "Lokman Suresi Işığında Müslüman Şahsiyet" konulu bir sunum gerçekleştirdi.
Ümmetin Sorunları ve Çıkış Yolları - Kemal Songür

Ümmetin Sorunları ve Çıkış Yolları - Kemal Songür



Sayın Kemal Songür'ün AKMER'de gerçekleştirmiş olduğu sunumun videosunu istifadenize sunuyoruz.
Aliya, adaletin izdüşümüydü

Aliya, adaletin izdüşümüydü



Vefatının 15. sene-i devriyesi münasebetiyle Aliya İzzetbegoviç, Elazığ Belediyesi tarafından düzenlenen bir sempozyumla anıldı. Zeynep Yücel’in etkinlik haberi.
Siyonist israil'in katliamları protesto edildi.

Siyonist israil'in katliamları protesto edildi.



Özgür düşünce ve eğitim hakları derneği Özgür-Der’in çağrısıyla Levent metrosu önünde toplanan kalabalık siyonist elçilik önüne doğru yürüyüş gerçekleştirdikten sonra elçilik önünde basın açıklaması yaptı.
Selçuklular: Anadolu'nun İslamlaşması

Selçuklular: Anadolu'nun İslamlaşması



İzmir’de faaliyet göstermekte olan Özgün-Der’in 2017-2018 seminerleri devam ediyor. Özgün-Der’in bu haftaki konuğu, Özgün-Der yönetiminden Kemal Songür idi.
Hayırseverlerden 1 milyon Kur'an-ı Kerim bağışı

Hayırseverlerden 1 milyon Kur'an-ı Kerim bağışı



Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfınca başlatılan "Hediyem Kur'an Olsun" kampanyası kapsamında 16 dilde hazırlanan yüz binlerce Kur'an-ı Kerim, Asya, Afrika ve Güney Amerika'da bulunan 47 ülkedeki Müslümanlara hediye edildi.
Emeviler I: Hilafetten Saltanata Geçiş

Emeviler I: Hilafetten Saltanata Geçiş



Özgün-Der’in İslam Tarihi üzerine düzenlemekte olduğu seminerlerin bu haftaki konuğu, Yakup Döğer idi.
Kudüs'e Kandil Ol

Kudüs'e Kandil Ol



Müslümansızlaştırılan şehirlerin başında Kudüs geliyor.
Bahadır Kurbanoğlu'ndan,

Bahadır Kurbanoğlu'ndan, "Gençlik ve İdeal Tavır" sunumu



AKMER Sabikun Gençlik Çalışmasının düzenlediği ve Yazar- TV Programcısı Bahadır Kurbanoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı "Gençlik ve İdeal Tavır” konulu söyleşi İstanbul Kağıthane Kütüphanesinde gerçekleştirildi.
Hz. Osman: Genişleyen Sınırlar ile Gelen Yeni Sorunlar’

Hz. Osman: Genişleyen Sınırlar ile Gelen Yeni Sorunlar’



İzmir’de faaliyet göstermekte olan Özgün-Der’in 2017-2018 seminerleri devam ediyor. Özgün-Der’in bu haftaki konuğu, Mehmet Gültekin idi.
Kudüs için İstanbul meydanlardaydı

Kudüs için İstanbul meydanlardaydı



İstanbul’da bugün halk Kudüs için meydanlardaydı. Fatih Camii önünde  toplanan onbinler Cuma namazı sonrası Saraçhane’de kurulan miting alanına doğru yürüdü.
Esan Gül, Gençliğin Kimlik Oluşumunu anlattı

Esan Gül, Gençliğin Kimlik Oluşumunu anlattı



AKMER Sabikun Gençlik Çalışmasının düzenlediği ve Uzman Psikolog-yazar Esan Gül’ün konuşmacı olarak katıldığı "Gençliğin Kimlik Oluşumu’’ konulu söyleşi İstanbul Kağıthane Kütüphanesinde gerçekleştirildi.
İzmir Özgün-Der 2017-2018 programlarına başladı

İzmir Özgün-Der 2017-2018 programlarına başladı



İzmir'de faaliyet göstermekte olan Özgün Der, 2017-2018 yılı seminerlerinin ilkini Zeynel Şenay’ın sunumu ile gerçekleştirdi.

"Nesne değil özne, yönlendirilen değil yön veren gençlik"



Aksa İlim ve Davet Merkezi AKMER'in Gençlik Çalışması olan Sabikûn Gençlik 2017-2018 döneminde Aylık Söyleşiler düzenliyor.
İHH Arakan’da 270 bin kişiye yardım ulaştırdı

İHH Arakan’da 270 bin kişiye yardım ulaştırdı



İHH İnsani Yardım Vakfı, Arakan’daki krizin başladığı 24 Ağustos tarihinden bugüne kadar 270 bin Arakanlıya yardım malzemesi ulaştırdı.
Kemal Songür Araf Suresi 156-171. Ayetler

Kemal Songür Araf Suresi 156-171. Ayetler



İzmir'de faaliyet göstermekte olan Endülüs-Der'in davetlisi olan sayın Kemal Songür, Araf Suresi 156-171. Ayetlerin sunumunu yaptı.
Kıssalar nedir, neden var, nasıl anlamalıyız?

Kıssalar nedir, neden var, nasıl anlamalıyız?



İzmir'de faaliyet göstermekte olan Endülüs-Der'in davetlisi olan sayın Kemal Songür, Araf Suresi 103-126. Ayetler arasında yer alan Hz Musa (as) kıssasını işledi.
İHH 25 yıldır Ümmete kurban

İHH 25 yıldır Ümmete kurban



İHH geçtiğimiz Kurban Bayramı’nda sizlerin desteğiyle 89 ülkedeki 1.726.200 ihtiyaç sahibine 43 bin kurban hissesi ulaştırmıştı. Dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca ihtiyaç sahibine ulaşmak için her yıl olduğu gibi bu Kurban da yola çıkıyoruz. Siz de kurban hisselerinizi bu iyilik kervanına katabilirsiniz.
38 Ülkede 55 bölgede Kurban çalışmaları

38 Ülkede 55 bölgede Kurban çalışmaları



Kurbanlarımızla Kardeşlerimize Gidiyoruz’ sloganıyla bu Kurban bayramında da vekalet yoluyla bağışlanacak kurbanlar dünyanın dört bir yanında kesilerek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak.
LYS Puanınız 4 yıllık hangi üniversiteye yetiyor?

LYS Puanınız 4 yıllık hangi üniversiteye yetiyor?



ÖSYM 2017 LYS sonuçlarını açıkladı. İşte LYS puanıyla alan 4 yıllık üniversiteler ve bölümlerin puanları.
STK’lardan Hükümete Mülteci Çağrısı

STK’lardan Hükümete Mülteci Çağrısı



Çok sayıda sivil toplum kuruluşu, Türkiye’de yaşayan mültecilerin güncel sorunlarını 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’nde düzenlenen basın toplantısında kamuoyunun ilgisine sundu.
Kur'an da Evlilik, Nikah ve Aile Kavramları

Kur'an da Evlilik, Nikah ve Aile Kavramları



Endülüs-Der’in davetlisi olarak bir sunum gerçekleştiren Kemal Songür, Kur’an’da Evlilik, Nikah ve Aile kavramlarını anlattı.
AKMER'in toplantısında çocuklarımız umut verdi

AKMER'in toplantısında çocuklarımız umut verdi



Aksa İlim ve Davet Merkezi AKMER'in 4. Tanışma ve Değerlendirme Toplantısı İstanbul’da gerçekleşti. İlim ve davet halkalarının mensupları, gönüllüler ve yakın çalışma grubu temsilcilerinin katıldığı program ilgiyle takip edildi. Özellikle çocukların gösterileri gelecek adına umut vericiydi.
Hamza Er

Hamza Er "Ramazan ve Kur'an" ilişkisini anlattı



İyinesil Kardeşlik Derneğinin "İslâmi Tasavvurun Gelişimi" üst başlıklı seminerler dizisinin Mayıs ayı konuğu İstanbul’dan AKMER kurucusu yazar Hamza Er oldu. Dernek salonunda yapılan programda Ramazan ayının yaklaşması sebebiyle "Kur’an ve Ramazan" konuşuldu.
İyinesil Kardeşlik Derneği'nde

İyinesil Kardeşlik Derneği'nde "Ümmet Bilinci" konuşuldu



İyinesil Kardeşlik Derneğinin "İslâmi Tasavvurun Gelişimi" üst başlıklı seminerler dizisinin Nisan ayı konuğu İzmir-Özgünder'den Kemal Songür oldu. Dernek salonunda yapılan programda "Ümmet Bilinci ve İhtilâf Ahlakı" konuşuldu.
Üç soru: Neden, Niçin, Nasıl yaşamalıyız?

Üç soru: Neden, Niçin, Nasıl yaşamalıyız?



İzmir Endülüs Vakfı'nda Kıyamet Suresi'nin 20-40. ayetlerini tefsir eden Kemal Songür, genelde bütün insanların, özelde ise Müslümanların cevaplaması gereken üç soruyu gündeme getiriyor.
Müslümanların Sorumluluk Bilinci

Müslümanların Sorumluluk Bilinci



İstanbul Kağıthane’de faaliyet göstermekte olan AKMER’in davetlisi olarak bir sunum yapan İzmir Özgün-Der Başkanı sayın Hamza Akdeniz, Müslümanlara önemli hatırlatmalarda bulunuyor.

"Tercihlerimiz Ahiretimizi Belirler"



İstanbul Alibeyköy'de faaliyet gösteren İDA-DER'de aylık sohbetler dizisinin Mart ayı konuğu AKMER Kurucusu, Araştırmacı-Yazar Hamza Er'di. Hamza Er "Ahiretimizi Belirleyen Tercihlerimiz" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Eynesil'de Kurucu İslami-Siyasi İrade konuşuldu

Eynesil'de Kurucu İslami-Siyasi İrade konuşuldu



Giresun Eynesil'de faaliyet gösteren İyinesil Kardeşlik Derneği "İslâmî Tasavvurun Gelişimi" üst başlıklı 2016-2017 eğitim seminerleri devam ediyor. Seminer dizisinin dördüncüsü Eğitim İlke-Sen genel başkanı,Eğitimci Ahmet Örs'ün katılımıyla yapıldı.
                             
Normal Görünüm