Röportaj

Cezaevi Söyleşileri 3 - Ahmet Şat ile röportaj



Mehmet Ali Başaran'ın sürdürdüğü Cezaevi Söyleşileri dizisinin konuğu Ahmet Şat. Başaran, Ahmet Şat ile Düşün Yayıncılık'dan çıkan Vahiy Öğretisi ve İslam kitabı üzerine bir söyleşi gerçekleştirdi.

90’lı yıllardan bu yana cezaevlerinde pek çok Müslüman siyasi tutsak bulunuyor. Onlarda biri de Ahmet Şat. 25 yıldır bulunduğu cezaevini ilim ve irfan yurduna dönüştürdüğü, eseriyle ortada. Düşün Yayıncılık etiketini taşıyan “Vahiy Öğretisi Ve İslam” adlı eseri Mart ayında okurlarla buluştu. Cezaevindeki Yazarlar Serisinin 3. Röportajında kendisine kitaba ve hayata dair temel sorular sordum.

İslami düşünce ve yaşayışa dair pek çok meselenin ele alındığı, 615 sayfalık, kapsamlı bir kitap sundunuz okura. Cezaevi koşulları içinde bulunduğunuz hesaba katılınca, “kitabın ardında nasıl bir gaye ve gayret yatmakta” sorusu, ister istemez önem kazanıyor.

F tiplerinin açılıp bizim de Bolu F tipine sürgün edildiğimiz (2002) dönemde tam bir tecrit hayatı yaşıyorduk. Bu tecridi en azından zihin dünyamızda kırmak için düzenli yazı yazmaya başladım. Ele aldığım konular daha ziyade İslam geleneğinde tartışma konusu olan ve bugün de geleneğin etkisi ile hareket edildiği için sorun yaratmaya devam eden konuları kapsamaktadır.

Eser uzun bir zaman diliminde oluştu. Elbette bunda cezaevinin şartları, uygulanan yasaklar ve kaynaklara ulaşmadaki problemler belli oranda etkili oldu. Tabi bu sıkıntıların olumlu faydaları olduğu zamanlar da oluyor. O da özgür bir insanın eldeki kaynaklarla çok kolay temin edebileceği bir bilgiyi içerde biz, uzun bir zaman diliminde ve bir düşünce girdabına girerek ulaşmaya çalışıyoruz. Nakilde bulunmak yerine düşünce üretmek, bir yandan zihinsel tembelliğimizin kırılmasına diğer yandan vicdanımızın onay verebileceği sonuçlara varmamıza vesile olabiliyor.

Eseri yazmadaki gayeye gelince, bugün yaşadığımız en önemli problem, vahyi öğretinin oluşturduğu “dini algımız”daki problemlerdir. Ve bu problemin doğal sonucu olarak yaşanan her alandaki ahlaki çöküntüdür. Bu problemin en önemli nedenlerinde biri de dinimizin temeli olan vahyin nasıl bir öğreti olduğu, hayatımıza nasıl ve neden müdahil olması hususunda yaşadığımız sorunlarıdır. Bu amaçla din algımızın doğru bir zemine oturtulması için bilgi kaynaklarımızın ve kültürel alt yapımızın sorgulanma ihtiyacı kendini dayatmaktadır. Amacım, bu sorgulama sürecine bir oranda katkı sağlamaktır, diyebilirim. 




Vahiy öğretisine sıhhatli bir yaklaşım için olmazsa olmaz niteliğine sahip gördüğünüz ilkeler nelerdir?

Somut ilkeler ortaya koymak yerine şöyle bir perspektifle sorunuza yanıt vermeye çalışmak daha doğru olacağı kanaatindeyim. Vahyi öğretiye karşı sıhhatli bir bakış açısı için öncelikle sıhhatli bir din algısına sahip olmamız gerekiyor. Diğer yandan sıhhatli bir din algısı için de yine vahyi öğretinin sağlıklı bir şekilde anlaşılmış olması gerekiyor. Görüldüğü üzere bunlar iç içe girmiş ve bir birbirine bağımlı iki konuyu teşkil etmektedir. Bu sebeple din algımızın temelini oluşturan Allah, insan ve evren (eşya/kainat) tasavvurlarımızı vahyin ortaya koyduğu şekliyle oluşturmamız zorunludur. Bunun için de insanın muhatabı olan varlıklara karşı (Allah-insan-evren) hukuksal ilişkisini varoluşsal (ontolojik) olarak yeniden tanımlamamız icap ediyor. Böylece bütün konusu bu muhataplarla olan ilişkilerini düzenleyen Kur’an ayetlerini daha iyi anlamış olacağız. Bunun içi asli kaynaklarımız ışığında doğru bilgiye ve bu bilginin ürünü olan doğru eyleme ihtiyaç duymaktayız.

Doğru bilgi ve doğru eylem arasında mekik dokuyarak, ulaştığımız her doğru bilginin son olmadığını ve bunun ötesinde daha doğru bir bilginin olabileceği rezervini de koruyarak, hakikat arayışımızı son nefesimize kadar sürdürmeliyiz.

 Diğer yandan, vahyi öğretinin doğru anlaşılması için insana yeryüzü için verilmiş egemenlik statüsünün (halife) ne anlama geldiği ve insanın irade sınırlarının doğru anlaşılması da büyük önem taşımaktadır. Böylece muhatap olduğumuz her vahyi buyruğu bu egemenlik sınırları içinde anlamamız ve yorumlamamız mümkün olacaktır.

Müslümanların bugün içinde bulundukları süreci “vahiy öğretisine karşı yabancılaşma” olarak tanımlıyorsunuz. ‘Bir diğer sorun, geleneğin akıl fonksiyonları üzerine kurduğu ambargolardır’ diyorsunuz. Gelenekle hesaplaşma veya helalleşme sorunu varlığını olduğu gibi koruyor. Bu sorunun üstesinden gelmeyi nasıl başarabiliriz?

Batı toplumunda dine karşı yabancılaşma, seküler bir hayat tarzı ile birlikte modernizmi doğurmuştur. İslam geleneğinde vahyi öğretiye karşı yabancılaşma ise Kur’an’dan uzak ve hurafelerle dolu eklektik bir dini inanış ve yaşamı önümüze koymuştur. Muhammed İkbalyaşadığı dönemi “İslam dininin mezarlığı” şeklinde tasvir etmektedir. Bu sebeple bu eklektik dinin veya bu mezarlığın İslam olmadığını bilmekle işe koyulmalıyız




Peygamberimizin rıhletinden sonra özelliklede tedvin asrıyla birlikte hadisin otoritesinin aklın otoritesine tercih edilmesine yönelik bir yaklaşım görüyoruz. Bu sürecin bir uzantısı olarak bir mitolojiye dönüşen içtihat kapısının kapanması ile aklın fonksiyonları devre dışı bırakılmıştır. Bu süreçte yeni düşünce üretmek yerine nakillerle veya kıyas yoluyla mevcut sorunlar çözülmeye çalışıldı. Bu durum İslam geleneğinde ortaya konan düşüncelerin sürekli birbirini tekrarlamasına yol açmıştır. Tabi bu da yeni sorunları tetiklemesi ve bir kısırdöngünün yaşanması anlamına geliyor.

Ortada kimin tarafından kapatıldığı bilinmeyen bir kapı durmaktadır. Oysa ilk dönem Müslümanların hikmet odaklı içtihatlarda bulunduklarını biliyoruz. İçtihat; Kur’an ve peygamberin otoritesi ışığında hikmetle hareket etmek ve çözüm sunmaktır. Bu açıdan Kur’an tüm zamanların kitabı iken, hikmet ise zamanın Kur’an ruhuyla hareket etmektir. Ve bu da ancak, kaynağı Kur’an ve peygamber olan “İslami bir akıl”la olur. Bu nedenle mutlak olarak tekrardan aklın otoritesini tahkim etmek gerekiyor.  

Diğer yandan, bugün yaşadığımız ahlaki yozlaşmamızın temelini, tevhitten sapma olarak görüyorum. Bunun için Allah’ı hayatımıza dâhil etmeliyiz. Yine, din algımızın temeli olan Allah, insan ve evren tasavvurlarımızı yeniden inşa etmeli, Kur’an ve peygamberi aracısız olarak bilgi kaynaklarımıza dönüştürmeliyiz. En önemlisi de Kur’an’da, peygamberin “Rabbim! Kavmin bu Kur’an’ı terk edilmiş halde bıraktı”(25/30) şikayetinin muhatapları olduğumuzu da hiç unutmamalıyız. 

Cezaevindeki yazarlara sorduğum soruyu size de sormak istiyorum. Dışarıdaki hayata dair en çok nelerin özlemini duyuyorsunuz?

Özlemini çektiğimiz şeyleri sıralamak galiba uzun bir liste oluşturacaktır. Ama kısaca özgürlüğe dair her şey diyebilirim. Yaşadığınız esaret nedeniyle mahrum bırakıldığınız her şeyin özlemini çekiyorsunuz. Öncelikle aileniz ve sevdiklerinize karşı duyduğunuz özlem ve hasret hem hayallerinizin hem de dualarınızın başını süslemekte… Sonra önünüzde bir duvar olmadan sınırsız bir şekilde yürümek ve koşmak… Birde ağaçlar, çiçekler, hayvanlar, dağlar ve deniz…  Anlayacağınız hayata dair her şeyin özlemini çekiyorsunuz… 

Kaynak Dünya Bizim Röportaj: Mehmet Ali Başaran

Ahmet Şat, Vahih Öğretisi ve İslam, Düşün Yayıncılık

Share
  Tweet
Röportaj
Hamza Er'le Röportaj

Hamza Er'le Röportaj



Hamza Er, geçtiğimiz Ağustos ayında Çıra Kitap etiketiyle yayınlanan iki röportaj kitabıyla okur karşısına çıktı. İki röportaj kitabıyla çıkagelen yazarla Mehmet Ali Başaran'ın yaptığı söyleşi...
İslamcılara Umut Bağlanması Rahatsızlık Oluşturuyor

İslamcılara Umut Bağlanması Rahatsızlık Oluşturuyor



Yazar Hamza Er, Tunus Nahda Hareketi kurucularından ve Tunus Meclis Başkan Yardımcısı Abdulfettah Moro ile görüştü. Görüşmede, Nahda Hareketi, Tunus'ta başlayan Arap Baharı süreci, Körfez ülkelerinin bölgesel tutumları, Suriye'deki gelişmeler ve siyasetin kavramları üzerinde duruldu.
Prof. Dr. Metin Başaranoğlu ile Koronavirüs Üzerine

Prof. Dr. Metin Başaranoğlu ile Koronavirüs Üzerine



Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Metin Başaranoğlu, Formsante sitesine verdiği röportajda koronavirüs hakkında kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.
“İslâmî Bir Bilince İhtiyacımız Var”

“İslâmî Bir Bilince İhtiyacımız Var”



Araştırmacı-yazar Ramazan Yazçiçek’in “Bilgiden Bilince” adlı kitabı kısa sürede 2. Baskı yaptı.
Ayrımcılığı Derinleştiren Uygulamalar Hayır Getirmez!

Ayrımcılığı Derinleştiren Uygulamalar Hayır Getirmez!



İLKHA’ya konuşan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, İçişleri Bakanlığı tarafından Arapça tabelalara uygulanan yasağa tepki gösterdi.
Müslüman entelektüeller İslam'ı kullanıyor

Müslüman entelektüeller İslam'ı kullanıyor



Müslüman toplumların ithal ettikleri değerleri kendilerine göre dönüştüremediğinin altını çizen Abdurrahman Arslan, modernitenin dindarları ikilem içine soktuğunu düşünüyor. Bu konuda Müslüman entelektüellere de bir eleştiri getiriyor.
Torununun gözünden Mehmet Akif Ersoy

Torununun gözünden Mehmet Akif Ersoy



İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un torunu Selma Ersoy, dedesinin vatan ve millet sevgisi, nasıl bir baba olduğu, şiire nasıl başladığı ve etkilendiği şahsiyetler üzerine Ezgi Aşık'ın sorularını cevapladı.

"İslami kesime neden susuyorsunuz diye sormak lazım"



Geçen günlerde Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’na yönelik düzenlenen operasyonda vakfın kurucusu Alparslan Kuytul’la birlikte 21 kişi gözaltına alınmıştı. Vakfın kurucu başkanı Alparslan Kuytul'un da aralarında bulunduğu 5 kişi tutuklandı.

"Abdülhamid İslamcı değil, muhafazakardır!"



Düşünce Mektebi, 1.Dünya savaşı öncesinde bir dünya imparatorluğu olan Osmanlı Devletini ayakta tutan 2. Abdülhamid döneminin özelliklerini, toplumsal yapısını ve o dönemin günümüz Türkiye'sine yansımalarını yazar Ümit AKTAŞ ile röportaj yaptı.
‘Özgürlüğün mahiyeti’ üzerine

‘Özgürlüğün mahiyeti’ üzerine



Özgürlük kavramı ideolojik bir mahiyet taşır. Neyin yapılabilir olduğu çerçevesi içinde özgürlük daima bir dünya görüşünün aynası sayılabilir. özgürlük belli bir zihniyet dünyasından hareketle inşa edilen bir kavramdır.
Afrin Harekatı Bağlamında Türkiye-Rusya İlişkileri

Afrin Harekatı Bağlamında Türkiye-Rusya İlişkileri



Saslanbek İsaev Afrin harekatının başladığı gün Rus siyasi analist Denis Korkodinov’la Anadolu Ajansı için konuştu.

"Tarikatların yüzde 80'i İslam'a zarar veriyor"



İlahiyatçı Ali Rıza Demircan: “Tarikatların yüzde 80’i İslam’a zarar veriyor, çoğu cahildir, MİT’in denetimindedir. Diyanet neden tarikatları da inceleyip yanlışlarını anlatmıyor?”
Kudüs, Bütün Müslümanların Kutsalıdır, Haremidir

Kudüs, Bütün Müslümanların Kutsalıdır, Haremidir



Kudüs'te Müslümanların razı gelebileceği asgari şartlar. Prof. Dr. Şinasi Gündüz, 100 yıldır ağır bir işgali yaşayan kutsal beldemiz Kudüs hakkında her Müslümanın bilmesi gereken asgari hususlar hakkında Mehmet Ali Başaran'ın sorularını cevapladı.
Kudüs Amerika'nın çözülme sürecini başlatacaktır

Kudüs Amerika'nın çözülme sürecini başlatacaktır



Trump'ın bütün İslam dünyasını Kudüs ile uğraştırmaya çalıştığını ve bunun en önemli sebebinin Irak ve Suriye'de rahat hareket edebilmek olduğunu söyleyen İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım,'Kudüs cihadının bir ve bütün olduğunu' söyledi.
Talal Silo:

Talal Silo: "ABD PYD/PKK'ya verdiği silahları denetlemiyor"



Silo, ABD'nin SDG'ye teslim etme görüntüsü altında PYD/PKK'ya çok büyük miktarda ağır silah verdiğini ve nerede nasıl kullanıldığını denetlemediğini anlattı.
Şenlikoğlu:Muhafazakarlar tesettürlü kızlara talip değiller

Şenlikoğlu:Muhafazakarlar tesettürlü kızlara talip değiller"



Türkiye'de başörtüsü mücadelesi veren isimlerden biri olan Emine Şenlikoğlu, bir dergiye verdiği röportajda muhafazakar kesime "tesettür" konusunda eleştirilerde bulundu.
Filistinlilerin yaşadığı büyük felaketten dünya sorumludur

Filistinlilerin yaşadığı büyük felaketten dünya sorumludur



Filistinli insan hakları aktivisti ve El-Mizan İnsan Hakları Merkezi Müdürü İsam Yunus, Balfour Deklarasyonunun hukuki ve siyasi yönden bir temelinin olmadığını belirterek, bunun sonucunda Filistinlilerin hukuk, mal-mülk ve varlıklarından bedel ödediklerini söyledi.
Türkiyeli Müslümanların Zaaf ve İmkânları

Türkiyeli Müslümanların Zaaf ve İmkânları



Fikir dünyamızın önde gelen bazı isimlerine'Kendi zaman ve tecrübenizi hatırlatarak, o günün ve bugünün Müslüman gençlerini, zaaf ve imkânlarıyla mukayese eder misiniz' diye sorulmuş 2013'te.'Hasat' adlı yıllıkta toplanan bu soruşturma cevaplarından minik bir seçkiyi Mehmet Ali Başaran alıntıladı.
Cezaevi Röportajı -'Bedeli Zindanda Ödenen Sözler' üzerine

Cezaevi Röportajı -'Bedeli Zindanda Ödenen Sözler' üzerine



"Acılarımı, neşelerimi ilahi vahiy mikroskobu altında tetkiklerden geçirdikçe, ortaya yeni anlam katmanları, dolayısıyla da meyveler çıkıyor. Binlerce sayfayı çoktan aşan mektuplarımda da hep bu yeni tespitlerimi açmaya koyuldum." Necdet Yüksel,'Bedeli Zindanda Ödenen Sözler' kitabı üzerine Mehmet Ali Başaran'ın sorularını cevapladı.
Arslan:'Modernlik bir bakıma ümmetin parçalanma serüvenidir'

Arslan:'Modernlik bir bakıma ümmetin parçalanma serüvenidir'



‘Modernliğe itiraz hayat tarzında başlamalıdır. Siz alternatif bir hayat tarzı sunarsanız o hayat tarzının öngördüğü iktisadı, eğitimi, teknolojiyi ya da ilişikleri üretebilirsiniz.' Abdurrahman Arslan, ‘Modern Dünyada Müslümanlar’ kitabı etrafında Safa Dallı’nın soruların cevapladı.
Darbe Girişiminin arkasındaki dış güçler

Darbe Girişiminin arkasındaki dış güçler



Radyo Selam’da Zafer Burakmak’ın hazırlayıp sunduğu programının konuğu “Türkiye’nin En Uzun Gecesi 15 Temmuz ve Darbenin Arkasındaki Dış Dinamikler” kitabının yazarı Abdülkadir Şen idi.
Nureddin Zengi: Şark'ın kandili, kılıcı ve kalkanı

Nureddin Zengi: Şark'ın kandili, kılıcı ve kalkanı



Haçlı istilalarının sadece Ortadoğu denen coğrafyayı değil,Endülüs'ten Kuzey Avrupa'ya kadar bütün dünyayı kasıp kavurduğu 12'nci yüzyılda yaşayan Nureddin Zengi, deyim yerindeyse suyu tersine akıtmayı başaran adam.
Cezaevinde Bir Fantastik Yazar: Abdülselam Durmaz

Cezaevinde Bir Fantastik Yazar: Abdülselam Durmaz



25 yıldır siyasi tutsak olarak cezaevinde bulunuyor. Kendisi henüz çıkmadan kitapları çıkıyor cezaevinden bir bir:'Son Nişanlı','Lanetli Duvar','Dunah’ın Terazisi'…
“Yeni dindarlığın fıkhı yok

“Yeni dindarlığın fıkhı yok"



Görüntü kültürünün dünyasında yaşadığımızı belirten Abdurrahman Arslan, fıkhı olmayan bir dindarlıkla karşı karşıya olduğumuza, yapılan iftarlarla, televizyonlardaki sohbetlerle görüntüye yönelik bir Ramazan yaşandığına vurgu yapıyor
Hamza Er'le Mültecilik ve Mavi Marmara üzerine

Hamza Er'le Mültecilik ve Mavi Marmara üzerine



Filistin Mültecilik Meselesi üzerine araştırmalar gerçekleştiren, Suriye, Lübnan, ve Gazze' de bulunan Filistin Mülteci kamplarını ziyaret ederek bu kamplara ilişkin izlenimlerini kamuoyu ile paylaşan yazar Hamza ER’le Filistin meselesini, Mültecilik konusunu, kampların durumunu ve tabii ki Mavi Marmara’da yaşananları konuştuk.
Şiiri Şiir İçin Değil Bir Dava İçin Yazmalı

Şiiri Şiir İçin Değil Bir Dava İçin Yazmalı



Mehmet Ali Başaran, 25 yıldır siyasi tutsak olarak cezaevinde bulunan ve geçen yıl "Etibe’ye Mektuplar" adlı kitabı yayınlanan şair Atavi Osman Erdemir’le mektup üzerinden kısa bir röportaj gerçekleştirdi.
Atasoy Müftüoğlu, Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtladı

Atasoy Müftüoğlu, Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtladı



Atasoy Müftüoğlu, Medyascope’ta gazeteci Ruşen Çakır’ın sorularını yanıtladı.

"Aile içi huzursuzluk ve boşanmaların kaynağı batı kültürü"



Uzmanlar, boşanmaların sebebinin sadece aile içi etkenlere bağlı olmadığını belirterek, batı kültürünün ve gayri ahlaki yayınların etkisine girildikçe aile içi huzursuzlukların ve boşanmaların arttığına dikkat çekti.
Ahrar'uş Şam liderinden Suriye gündemiyle ilgili açıklamalar

Ahrar'uş Şam liderinden Suriye gündemiyle ilgili açıklamalar



Ahrar'uş Şam lideri Ebu Yahya Hamavi, kuşatmayı kırmak için başlatılan Halep Operasyonu, Esed rejimi, muhalifler arasındaki çatışmalar, ayrılıklar, bölgedeki Türkiye ve ABD varlığı ve Suriye'nin geleceğine ilişkin Timetürk'e özel açıklamalar yaptı.
Alev Erkilet ile Seyyid Kutub, düşünceleri ve etkileri üzerine

Alev Erkilet ile Seyyid Kutub, düşünceleri ve etkileri üzerine



Alev Erkilet’le Seyyid Kutub’un düşünceleri, İslâmcılığa yaptığı katkıları ve aldığı eleştirileri üzerine Dünya Bülteni ile bir söyleşide bulundu.
                             
Normal Görünüm